George Boole (1815 – 1864)

2 Kasim 1815 yilinda Lincoln’da dogan George Boole, basit bir dukkancinin ogluydu. O cagin Ingiltere’sinde dukkancilik oldukca asagilanan bir meslekti. Kendi kendini yetistiren bu dahinin yuksek zekasi en asagi halk tabakasina verilmisti. Bu zeka, kendi yagiyla kavrularak bulundugu cevrede kalacakti. Bu deha, yuksek tabakalarin okullarinda da okuyamazdi. Boole’un girmek istedigi okulda Latince gibi luks dersler de okutulmuyordu. Servet ve para yonunden daha asagi duzeyde dogmus olanlarin okulunda okumaliydi. Kendisinin fakirlikten hicbir zaman kurtulamayacagini bilen ve ogluna kapali kapilari acmak icin elinden geleni yapmis olan babasinin sevgiyle dolu ve cesaret verici sozleriyle Boole Latince’yi tek basina ogrendi. Bunun icin babasinin bir arkadasi olan kucuk bir kitapciya basvurmus, fakat bu adamcagiz da cocuga Latince’nin ilk gramer kurallarini aciklayabilmisti. Boole on iki yasina geldigi zaman Horace’in bir siirini Ingilizce’ye ceviri yapabilecek kadar Latince’yi ogrenmisti. Ceviri teknigini bilmeyen baba, ogluyla gurur duydugu icin, bu ceviriyi bulunduklari yerin yore gazetesinde yayinlatir. Okulda buyuk bir gurultu kopar. Bu gurultunun bir kismi iyi ve bir kismi da kotu yondeydi.

KlasIkler ogretmeni, on iki yasindaki bir cocugun boyle bir ceviriyi yapabilecegini bir turlu kabul etmiyordu. Bu cevirideki bazi yanlisliklardan mahcup olan Boole, dilbilgisi eksIkliklerini tek basina doldurmaya karar verdi. Bu sirada Yunanca’ya da baslamisti.

Boole’un babasi, ogluna okulunun ustunde matematik dersleri vermis ve optik aletlerin yapimiyla ilgisini arttirmisti. Fakat Boole, hala klasIk calismalarinin yuksek mevkilerin anahtari oldugunu dusunuyordu. Okulu bitirdikten sonra ticaret derslerini izledi. Fakat, bu derslerin umdugu gibi bir faydasi olmadi. On alti yasina gelince fakir ailesine yardim etmek gerektigini anladi. Bu nedenle de bir ilkokulda ders vermeye basladi. Bu ogretmenligi tam dort yil surdu. Fakat, rahat bir yasama kavusamamisti. Serbest meslekte calismayi dusunuyordu. Asker ve hukukcu da olamazdi. Icinde bulundugu ogretmenlikte pek ic acici degildi. Geriye papaz olmak kaliyordu. Dort yillik ogretmenligi suresince Fransizca, Almanca ve Italyanca dillerini de tam olarak ogrenmisti.

Sonunda Boole, tutacagi yolu buldu. Babasinin ona vermis oldugu ilk matematik dersleri artik meyvesini vermeye baslamisti. Boole, yirmi yasina gelince bir ozel okul acti. Burada matematik ogretmesi gerekiyordu. Babasindan aldigi derslerin faydasini gordu. O zamanin el kitaplarini gozden gecirdi. Once hayretle incelediyse de, sonra onlardan tiksindi. Acaba buyuk matematikciler neler yapmislardi? Abel ve Galois gibi, buyuklerin kitaplarini okudu. Fazla bir matematik bilgisi olmayanlarin okuyup anlayamayacagi kesin olarak bilinen Laplace’in "Gok Mekanigi" ni hic kimsenin yardimi olmadan okuyup anladi. Lagrange’in "Analitik Mekanik" adli eserini tam anladi. Artik, kendisinin yolunu cizmisti. Ilk ilmi calismasi olan degisim hesabi yayinlandi. Yine tek basina calismasinin urunu olan invaryantlari kesfetti. Zaten bu invaryantlar olmasaydi, rolativite (baglilik) kurami olmazdi. Cebirsel denklemlerdeki bosluklari doldurdu.
Boole’un yasadigi donemde, bir dergide adamin olmadigi surece bir calismanin yayinlatilmasi olanaksizdi. Boole, bu bakimdan sansliydi. Cunku, 1837 yilinda, Iskocya’li D.F.Gregory adinda bir matematikci , "Cambridge Mathematical Journal" adinda bir dergi cikariyordu. Boole, derginin mudurune calismalarinin birkacini verdi. Gregory bu calismalarin orijinalligini ve yazis bicimini cok begendi. Yazilari yayinladi. Boylece, iki matematikci arasinda dostca bir arkadaslik ve mektuplasmalar basladi ve hayatlari boyunca surdu.

Modern cebir kavrami, Peacock, Herschel, De Morgan, Dabbage, Gregory ve Boole sayesinde yerini aldi. Boole, sembol ve islemleri kullandi. Baslangicta oldukca cok gurultu kopardi ama, sonunda yerine oturdu. Boole, de Morgan’in hem hayrani ve hem de buyuk bir dostuydu. Ingiltere’deki buyuk matematikcilerle ya kendisi dogrudan ya da mektupla haberlesiyordu. 1848 yilinda "Mantigin Matematik Analizi" adli bir calismasini yayinladi. Bu eser, matematikte yeni bir cigir acmis ve Boole da kesin bir une kavusmustu. Bu brosur, de Morgan’in da takdirlerini topladi. Bu eser, bundan alti yil sonra ortaya cikacak olan bir calismanin mujdecisi olacakti.

Boole’a, Cambridge’e gidip eski temellere dayanan matematik derslerini okumasi onerildi. O bunlari dinlemedi. Iki buklum bir vaziyette ailesini gecindirmek icin ogretmenlige devam etti. Tum bunlara karsin, arastirmalari ve konferanslariyla unu gunden gune yayiliyordu. Irlanda’da Cork kentinde Queen’s College yeni acilmisti. Bu un ona bu College’e 1849 yilinda matematik profesoru olarak atanmasini sagladi. Fakirlikten gelen Boole, kendine acilan bu olanaklarin degerini bildi. Bu arada kayda deger eserler yayinladi. 1834 yilinda, mantik ve olasiliklar uzerine buyuk bir eser yayinladi. Bu sirada tam otuz dokuz yasindaydi. Bu kadar derin orijinallikte bir eser meydana getirmesi icin oldukca gencti. Surekli calisiyor ve yeni yeni buluslari gerceklestiriyordu. Fakat, Boole’un bu matematigi uzun bir sure ilerletilmedi. 1910 ile 1913 Yillari arasinda Whitehead ile Russel, Boole’un bu calismasini yeniden islediler. Sembolik mantigin amansiz dusmani Cantor’dur. Bu kurami cok elestirmistir. Halbuki, bu kuram onun kuramina da yardim ediyordu.

Eserlerinin yayinlanmasindan sonra cok yasamadi. Marie Everest ile evlendi. Gitmeye soz verdigi bir konferansa yetismek icin yagmurlu bir gunde sirilsIklam olup yakalandigi bir zaturreden 8 Aralik 1864 gunu elli yasinda oldu. Daha sonra karisi Marie Boole, onun fikirlerini iceren "Boole PsIkolojisi" adi altinda yayinlanan brosurde onu anlatir. O, cok buyuk bir eser verdiginin farkinda olarak oldu.

belgesi-817

Belgeci , 2280 belge yazmış

Cevap Gönderin