Menkul Kıymet Borsaları

Ekonomide fon arz edenler ile fon talep edenler arasındaki köprü görevi üstlenen finansal kurumlardan biri de borsalardır. Borsalar finansal kurum olmanın yanında finansal piyasalara işlerlik kazandırmaktadırlar.

Faaliyet alanlarına göre borsalar değişiklik göstermektedir. Ancak bütün borsaların temel işlevi arz ve talep arasındaki dengeye bağlı olarak işleme tabi olan kıymetin piyasa fiyatının belirlenmesidir.

Menkul kıymetler borsalarında yapılan işlemlerle ortaya çıkan göstergeler, ülkelerin ekonomik anlamda gelişmişliklerini derecelendirmede bir araç olarak görülmektedir. Ülkelerdeki tasarruf miktarı ve bu tasarrufların ne kadarının sermaye piyasasına veya diğer alanlara yöneldiğinin belirlenmesi önemlidir. Tasarrufların sermaye piyasasına yönelmesi, ekonomik istikrarı ve yatırımların hızlanmasını sağlamakta etkilidir.

Menkul kıymet borsaları, tasarruf sahiplerinin ellerinde bulundurdukları fonları değerlendirmede bir araç olmakla birlikte, kurumsal tasarrufların da bu piyasalara çekilmesinde önemli rol oynamaktadırlar. Bu bölümde menkul kıymet borsalarının özellikleri, kullanılan sistemler ve emirler incelenerek, İstanbul Menkul Kıymetler Borsası’nın işleyişi hakkında bilgiler verilecektir.

Menkul kıymetler borsası; alıcı ve satıcıların finansal varlıklar yeni menkul kıymetler üzerinde işlem yaptıkları ve menkul kıymetlerin piyasa fiyatının saptandığı ve belirlenen kurallara göre çalışan bir kurumdur. Menkul kıymetler borsasında daha önceden ihraç edilmiş ve borsaya kote edilmiş menkul kıymetler işlem görmektedir. Bu nedenle borsalar ikincil piyasanın bir kurumudur.

Menkul kıymetlerin alım-satım işlemleri sadece borsadan yapılmamaktadır. Tezgah üstü piyasalar olarak adlandırılan bu piyasalarda, borsada belirlenen fiyatlara paralel olarak alım-satım işlemleri yapılmakta, sadece işlemlerin büyüklüğü ve ödenen komisyon tutarlarında farklılıklar bulunmaktadır.

Menkul kıymet borsaları, yatırımcıların istedikleri anda menkul kıymetlerini elden çıkarmalarını sağlayan, finansal bilgi ile zaman uyumu sağlayan özellikler göstermektedirler. Ayrıca tasarrufların yatırımlara kanalize edilmesinde önemli bir rol oynamaktadırlar.

Menkul kıymet borsalarında genel olarak fiyat düzeyleri yükselme veya düşme eğiliminde bulunabilmektedir. Yükselen piyasalar boğa davranışı, düşen piyasaların ayı davranışı içinde bulundukları kabul edilir.

Borsaların kurulma şekilleri ve gelişimleri, ülkenin içinde bulunduğu ekonomik ortamla yakın ilişki içinde bulunmaktadır. Ülkelerde tasarruf eğiliminin az olması veya kişi başına düşen milli gelir rakamının düşük düzeyde bulunması, sermaye piyasasının dolayısıyla borsanın gelişiminde olumsuz rol oynamaktadır.

 

Menkul Kıymetler Borsası kuruluşlarındaki yasal özellikleri açısından başlıca iki ana gruba ayrılmaktadır;

 

a) Devlet Borsaları

Genellikle bir kanunla kurulmakta ve borsanın yönetimi resmi aracıların oluşturduğu kurallara bırakılmaktadır. Kara Avrupası’ndaki menkul kıymetler borsaları bu tipin örnekleri olarak gösterilir.

 

b) Özel Borsalar

Borsa, üyeleri tarafından kurulan şeklî bir anonim şirket statüsündedir Bunların kâr amacı yoktur ve esas itibariyle bir mesleki kuruluş niteliğindedir. Bütün Anglo-Sakson ülkelerindeki menkul kıymetler borsaları bu türün örnekleri sayılabilir. Ancak Hükümetler sonradan çıkardıkları kanun veya kararname gibi yasal belgelerle borsalara bir resmiyet verirler.

Bir de karma nitelikte borsalar vardır. Bu tür borsalar, kısmen devlet borsası gibi resmi ve kısmen özel borsalar gibi yarı resmi bir nitelik taşırlar. Örneğin İtalya’daki menkul kıymetler borsası bir kanunla kurulmuş olmasına rağmen, idari açıdan ticaret odasına bağlanmak suretiyle mesleki bir kuruluş hüviyetini almıştır. Menkul değerlerin ahm-satımı ile ilgili bütün işlemler borsalardan geçmez.

 

"Over-the-Counter Markets", organize bir borsa dışında yapılan işlemleri gösteren bir terim olmuştur. Bu piyasa gevşek ve gayriresmi olmasına rağmen, örneğin bütün Amerika’ya yayılmıştır. Borsa dışı işlemlerin de araya giren satıcıların tabî olduğu kurallar nedeniyle ciddi bir alış-veriş olduğunu unutmamak gerekir. Burada önemli olan nokta menkul değer alım-satımının niçin borsa dışında yapıldığı sorusudur. Şu iki halde menkul değer alım-satımı borsa dışı yapılmaktadır;

  • Borsa dışı bir işlem, alıcı ve satıcıya borsa masraflarından kurtulmak gibi bazı kolaylıklar sağlayabilir. Bu halde alıcı ve satıcı karşı karşıya gelip işlemi gerçekleştirirler.

  • Bazı menkul değerlerin pazarlanma şansı yoktur. Bunlar organize bir pazarda (örneğin menkul kıymetler borsasında) işlem göremezler. Bu takdirde, bu tür menkul değerler borsa dışı alım-satıma konu olur.

Özellikle Amerika’da borsa dışı piyasa, Amerikan malî piyasasının önemli bir bölümünü oluşturur ve bu piyasaya vazgeçilmez bir hizmet sunar. Borsa dışı işlemler de, niteliği açısından organize piyasalar kadar önemlidir. Fakat, bu piyasa borsalar kadar düzeni! sayılamaz. Bugün için Amerika’da borsa dışı işlemlerin hacmini ölçmek olanaksız ise de, bunların yüksek meblağlara ulaştığı bir gerçektir. Borsa dışı piyasada genellikle borsaya kote olmayan menkul değerler, devlet tahvilleri ve yeniden ihraç edilmiş menkul değerler gibi üç tür kıymetli evrak işlem görmektedir.

Ayrıca, süper borsalar, büyük borsalar, orta çaplı borsalar ve küçük borsalar şeklinde de sınıflandırabiliriz.

Süper borsalar, dünyadaki iş hacminin yaklaşık % 60’ının gerçekleştiği Londra, Tokyo ve New York borsalarıdır. Büyük borsalar, Hong Kong, Paris, Chicago, Amsterdam borsalarıdır. İMKB ise küçük borsalar içinde yer almaktadır. Bu sınıflandırmada esas olarak borsaların işlem hacimleri önem kazanmaktadır.

Menkul kıymet borsalarının gelişiminde, tasarruf eğiliminin yüksek, halka açık şirket sayısının çoğalması sonucunda arz edilen menkul kıymet tür ve sayısının artması önemlidir. Ayrıca alternatif yatırım alanlarına göre borsada elde edilen gelirinin yüksekliği yatırımcıları bu alana çeken etkilerden biri olmaktadır.

belgesi-2921

Belgeci , 2280 belge yazmış

Cevap Gönderin