Malazgirt Meydan Savaşı

Anadolu Bizans için büyük önem taşıyordu.Önemli gelir kaynaklarına sahipti ve Bizans bundan kolay kolay vazgeçmek istemiyordu.

Anadolu’ya akınlarda bulunan Türkleri  büyük tehlike olarak gören Bizans, eski “Suğur” mıntıkalarında tekrar hakimiyeti kurmak istiyordu.

       

   1015’ten beri devam eden Türk akınlarına karşı başarı sağlayamayan Bizans Devleti’nin otoritesi zayıflamıştı.Romen Diyojen; Bizans’ı doğuda hakim kılmak, halkının güvenini sağlamak için;kesin sonuç alabileceği bir savaşa girmeye karar verdi.Ve bu savaş için yaklaşık 200.000 kişilik bir orduyla harekete geçti.

               

   Diğer taraftan ise Türkmenlerin Anadolu’yu yurt tutmaları zorunlu olmuştu.Bu nedenle Bizans’tan gelecek her türlü saldırıya karşı korunmak kararlıydılar.

                 

   Anadolu’nun elden çıkma tehlikesini gören Bizanslılar,İmparator Romen Diyojen komutasındaki büyük bir orduyu Türkler üzerine sefere çıkardılar.O sırada Alp Arsan Halep’te bulunuyordu.Kendine haber ulaşınca Mısır Seferi’nden vazgeçip Ahlat’a döndü.Sultanın emrinde yaklaşık 50.000 kişilik bir ordu vardı.Alp Arslan’ın kuvvetleri Bizans’tan çok daha azdı.Ancak ordusunda Gevherayin,Afşin,Savtekin,Sunduk gibi tecrübeli komutanlar bulunuyordu.Alp Arslan ordugahını Ahlat-Malazgirt arasındaki Rahve ovasına kurdu.Sonra Romen Diyojen’e bir barış heyeti göndererek barış istedi.O teklifinde, imparatorun ülkesine dönmesini ve daha sonra barış görüşmelerinin halifeler aracılığıyla yapılmasını istemişti.Ancak imparator Alp Arslan’ın bu teklifini reddetmişti.Bunun üzerine Alp Arslan savaş hazırlıklarının bitirilmesini emretti.Daha sonra Bizans ordusuna bir gece baskını yaptırdı.Bu olay Bizans ordusunun moralini bozdu.

 

                        Sultan Savaş başlamadan önce askerlerine coşturucu bir konuşma yaptı ve şöyle dedi:

                “Ben Müslümanların Minberde bizim galip gelmemiz için dua ettikleri bu gün düşmanın üzerine atılmak istiyorum.Ya ulu ve kudretli olan tanrı düşmana karşı zafer verecektir,yada şehit olacağız.İsteyen beni takip etsin yaşamını sevenlerde gitsinler.Bunlar kınanmayacaktır.Bugün burada bir sultan yoktur.Bende sizlerde biriyim.”Bu da Türk hükümdarlarının askerlerini maneviyat yönünden etkili olacak derecede iyi konuştuklarını göstermektedir. Böylece Türk ordusu Malazgirt Savaşı’na maneviyat yönünden de hazır hale gelmişti.

 

                   Selçuklu Ordusu Türk Savaş Sistemi’ne göre düzenlenmişti.Alp Arslan ordusunu ikiye ayırmış,kendisi az sayıda bir kuvvetle düşmanın karşısında yer alırken,öteki büyük kısmı da tepelerde pusuya yatırmıştı.Savaşa ilk olarak okçuların koruduğu sultanın idaresindeki Selçuklu Kuvvetleri başladı.Bizans imparatoru bu az sayıdaki orduyu yok etmek için karşı saldırıya geçti.Alp Arslan ve askerlerinin başarıyla uyguladığı SAHTE GERİ ÇEKİLME hareketine kanan imparator Türkleri takip için genel karargahtan uzaklaşmıştı. Bu arada Bizans Ordusu’ndaki Uz ve Peçenekler de soydaşları olan Selçukluların safhasına geçtiler.Bu da Bizans Ordusu’nun bozulmasını sağladı.Alp Arslan ise Bizans Ordusu’nun pusudaki Türk kuvvetlerine yaklaştığını görünce,Selçuklu askerlerine genel bir hücum emri verdi.Bu hücum karşısında hatasını anlayan Romen Diyojen geri çekilmeye çalıştıysa da kanatlardan sarkan Türk süvarilerinin dar çemberi içine girdiğinden artık çok geç kalmıştı.İhtiyat Kuvvetleri Kumandanı Andronikos da ordusunun bozguna uğradığını ilan etmiş ve daha da geriler çekilmişti.Akşama doğru savaş Bizans ordusunun tam bir yenilgisiyle sonuçlanmıştı.İmparator yaralı olarak esir alınmıştı.

 

                   Sultan Alp Arslan imparatora bir savaş esiri gibi değil,bir misafir hükümdar muamelesi yaptı ve ona özel bir çadır kurdurdu.(İstiklal Savaşı’nda da düşman baş kumandanı Trikopis esir alındığı zaman Atatürk kendisine çok iyi davranmıştı.Bu da Türklerin esirlerine dahi ne kadar iyi muamele yaptığını gösterir.)Daha sonra imparatoru huzuruna getirten Alp Arslan,barış teklifini reddettiği için ona kızdı,ama bu ünlü görüşmenin ardından onu affetti.Bu görüşme şöyle yaşanmıştı:

                Sultan ona

                “Eğer zaferi sen kazansaydın bana ne yapardın?”diye sorunca İmparatorda: “Fena şeyler”diye karşılık verdi.

                Sultan:

                “Şimdi sana ne yapacağımı sanıyorsun?”İmparator şöyle yanıtladı:

                “Bana üç şeyden birini yapabilirsin.Birincisi:Öldürmek,İkincisi:Ele geçirmek istediğim ülkelerde beni halka ibret için göstermek,Üçüncüsü ise yapmayacağın bir şey olduğundan söylememe gerek yok.”

                Alp Arslan:

                “Bu nedir?”diye sorunca oda:

                “Affetmek.Para ve armağanlarla benim iyi niyetimin kabulü ve Bizans topraklarında senin bir kölen,bir kumandanın ve bir naibin olarak beni yurduma göndermendir.Eğer beni öldürürsen bu sana çıkar sağlamaz.Çünkü benim yerime bir başkasını imparator yaparlar.”dedi.Bunun üzerine Alp Arslan da “Seni affetme kararındayım”diye karşılık verdi.

 

                   Görüşmeden sonra Alp Arslan ile Romen Diyojen arasında bir antlaşma imzalandı.Bu antlaşmaya göre:

               

1)İmparator kendisi için bir buçuk milyon altın para kurtuluş akçesi verecek,

                2)Bizans Devleti her yıl Selçuklu Devleti’ne 360.000 altın ödeyecek,

                3)Bizans’ın elinde buluna bütün Müslüman esirler serbest bırakılacak,

                4)İhtiyaç olduğunda Bizanslılar Selçuklu Devleti’ne askeri yardımda bulunacaklar,

                5)Antakya,Urfa,Menbiç ve Malazgirt gibi şehir ve kaleler Selçuklulara geri verilecekti.

 

                   Zaferin kazanılması İslam dünyasında sevinç ve heyecan yarattı.Abbasi halifesine gönderilen zafer mektubu Sarayın önünde halka okundu.Bağdat bu zafer şerefine süslenmiş ve büyük şenlikler düzenlenmişti.

 

                   Antlaşmadan sonra Sultan ve İmparator dostça ayrıldılar.Öte yandan Bizans’ta onun esir olduğu haberi alınınca,7.Mikhail Dukas İmparator ilan edildi.Böylece Bizans’la yapılan antlaşma iptal edilmiş oluyordu.Bu olay Türklere Malazgirt Zaferi’nin sonucundan yararlanma imkanı veriyordu.Sultan Alp Arslan Türk Beylerine Anadolu’nun fethini emretti.

 

belgesi-2866

Belgeci , 2280 belge yazmış

Cevap Gönderin