12 Belge Bölüm 2: İstanbul’da Tarihi Bir Gün, Türkiye’de İngiliz Politikası

Görünmeyen Baskı

1920 yılında Türk milliyetçiliği, az zamanda bütün Asya’ya yayılacak olan bağımsızlık hareketinin başına geçti. Millî hareket İstanbul’u da içine aldı, 16 Mart olayı buna engel olamadı. Her gece tekrarlanan olaylar, göze görünmeyen bir kuvvetin varlığını hatırlatıyordu. Bazen bir cephane deposu havaya uçuyor, bazen çok manalı ve düşündürücü bir yangın ortaya çıkıyor, velhâsıl önceden kestirilemeyen bir…

İngilizlerin Düzeltilemeyecek Yanlışı

İngiltere müthiş bir biçimde aldatılmıştı. Doğu’ya egemen olmak için iki büyük kuvvete saldırmıştı: Jön-Türklerin vârisi olan ve İslâm’ın sancağını taşıyanlara, bir de Doğu’daki liberal ilerlemeleri büyük bir anlayışla izleyen ve ona yön veren güçlü Fransız politikasına.   Mütarekeden beri biz, müttefiklerimiz tarafından yenilgiye uğratılan her ülkede bulunuyorduk. Doğu’da, Almanya’da, velhâsıl savaşın yapıldığı her yerde. Fakat…

Londra Ne istiyor?

İngiltere çalışırken, bizim cephemizde daimi bekleyiş, anlaşmazlık ve Doğu’daki güçlüklere karşı Paris’in can sıkıcı ve anlaşılmaz tutumu vardı.   Fransız haber alma servisince ele geçirilen bazı haberleşme belgeleri İngilizlerin oyununu ortaya çıkarmıştı. Fakat sükût yine devam etti. Paris yabancı ülkelerdeki ajanlarının gönderdiği raporları okumuyordu bile.   Londra’da aksine, Sömürgeler Dairesi, olayların gelişmesini büyük bir dikkatle…

Doğu’da İngilizler

İngilizler Asya’da çevirdikleri dolaplar için en çok yararlı olabilecek kimseleri, bir insan deposu olan Anadolu’nun Doğu bölgesinden sağladılar. İngilizler de, milliyetçiler de en iyi ve savaşçı askerlerini burada buldular.   1919 yılında ”Times” gazetesinin Anadolu muhabiri, ”Doğu’da Kürtler, Batı’da Yunanlılar” diye yazıyor ve şöyle devam ediyordu: ”İşte, İngiltere’deki emperyalist parti hükûmetinin, Türkiye’yi İngiliz egemenliğini kabul…

Satın Alınmış Kişiler

Kayınbirader ile beraber Padişah, İngilizler tarafından satın alınmış kimselerin oluşturduğu uzun listenin başına geçmiş oldu. Ama Padişah ne kadar bilgisiz olursa olsun tehlikeyi anlayacaktır. Bu nedenle, millî duygulara bir yön vermeye çalışacak ve büyük millî şefle bozuşmayacaktır. İngilizlerin sadık bir adamı olmayı kabullenmekle beraber, Anadolu’da onlarla birlikte savaşa girmeyi reddedecektir.   İngiliz siyaseti, elde ettiği…

İngiliz Mangası İsteyen Adam

Bu adam gençlere karşı olan Hürriyet ve İtilaf Partisi’ni destekliyordu. Kendi buluşu olan gizli bir dernek kurdu: ”İngiliz Muhipleri Cemiyeti” ve aklınca iyi olduğunu sandığı fikrini yaymaya başladı. Bununla beraber onu himaye eden büyüklerinin yapmış oldukları hataları da biliyordu. Bunları, alay ederek birer birer saymıştır. Eski Türkiye’nin bu son adamı tamamıyla İngilizler gibi düşünüyordu. Aklınca…

Almanların Türkiye’ye Karşı Tutumu

Büyükelçilerin konferansı ortaya bazı itirazların çıkmasına sebep oldu. Almanya Büyükelçisi Le Baron de Marshall, alınan tedbirlerin lüzumsuz olduğunu beyan etti. Böylece, kendi devletinin sarsılmış olan durumunu ustalıkla düzeltmek istiyordu. Kâmil, heyecanlı bir tavırla, ”Ben artık yaşlandım. Hayatımın bir değeri kalmadı. Fakat sizler gençsiniz. Mahvolursanız çok yazık olur” dedi. Bu sözler üzerine proje onaylandı. Fakat yegâne…

Ondan Öncekiler

İngilizlerden daha öncekilerin plânları da, parçalanmış, aşağı yukarı ortadan kaldırılmış bir Türkiye üzerine dayanıyordu. Bu, Jön-Türklerin zamanına, 1903’lere kadar uzanır. Avrupa’nın satın alma yoluyla toprak kazanmasına, o zamanlar Türkiye’de hâkim olan Almanlara karşı, bir tepki meydana geldi. Jön-Türkler, Almanlara karşı Fransa ve İngiltere’den destek istediler, fakat Almanlar ancak kendilerine tâbi bir Türk hükûmetine göz yumabilirlerdi.…

Fransa’nın İtibarı Zedelenmişti

Anadolu ile İstanbul arasındaki köprülerin atılması, 16 Mart 1920 İngiliz kuvvet darbesinin ilk ve etkili belirtisi gibi göründü. Buna karşılık Sivas’taki millî hükûmet ise, Batı’ya doğru yaklaşarak Ankara’ya yerleşti. Millî Şef Mustafa Kemal bir bildiri yayımlayarak genel seferberlik ilân etti; aynı zamanda Hıristiyanların bir kılına bile dokunanların ölüm cezasına çarptırılmasını emretti.   İngilizlerin İzmir’i Yunanlılara…

Milliyetçi Mebuslar Sürgüne Gönderiliyor

Sonraki günlerde daha başka olaylar meydana geldi. İngilizler toplantı halindeki Parlâmentoda, belli başlı milliyetçi mebusları tutukladılar. Mengene daha çok sıkılıyor ve baskı arttırılıyordu. Türk mebusların bir bölümü İstanbul’da cezaevine kondu, bir bölümü de Malta adasına sürgün edildi; yolunu bulanlar da Anadolu’ya kaçtılar. Artık Türkiye’nin kalbi vilâyetlerde atmaya başladı. Ama, bunların Avrupa ile temasları da iyice…